Türkiye savunma ve havacılık sanayii sektörü, 2025 yılının ilk ayında 1 milyar doların üzerinde yeni sözleşmelere imza atarak güçlü bir başlangıç yaptı. Bu, sektörün istikrarlı büyümesini ve küresel pazarda rekabet gücünü gösteriyor. Geçtiğimiz yıl 7,1 milyar dolarlık ihracatla hedeflerini aşan sektör, son iki yılda toplamda yaklaşık 20 milyar dolarlık sözleşmeye imza attı. Bu başarı, Türkiye'nin savunma sanayii alanındaki yeteneklerinin ve yerli üretimin artışının önemli bir göstergesidir. Sektörün büyüme ivmesi, yerlilik oranının yüzde 20'den yüzde 80'lere ulaşmasıyla da destekleniyor. Bazı kritik teknolojilerde ise bu oran yüzde 90-95'lere kadar çıkıyor. Bu gelişmeler, Türkiye'nin savunma ihtiyaçlarını karşılamada dışa bağımlılığını azaltmasına ve maliyet etkin çözümler üretmesine önemli katkı sağlıyor. Hükümetin bu alana verdiği destek ve sektörün özverili çalışmaları, bu başarının temelini oluşturuyor.

Yerlilik Oranı Yüzde 80'in Üzerine Çıktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonu doğrultusunda, savunma sanayii sektöründe yerlilik oranı büyük bir ivme kazandı. Özellikle kritik teknolojilerde yurt dışına bağımlılık azaltılarak, millileşme hedefleri büyük ölçüde gerçekleştirildi. Örneğin, geçtiğimiz ay Kara Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığı için tedarik edilen 4x4 araçların yerli motorlu versiyonlarının alınmasıyla yerlilik oranı yüzde 95'lere ulaştı. Bu, hem ülke ekonomisine hem de milli güvenliğe büyük katkı sağlıyor. Savunma Sanayi Başkanlığı, tüm platformlarda ve alt sistemlerde yerlileştirme çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. Amaç, kendi kendine yeten ve maliyet etkin bir savunma sanayii ekosistemi oluşturmak.

NATO İşbirliği Arttı

Türkiye, savunma ve havacılık sanayii alanındaki gelişmiş yeteneklerini NATO ile paylaşmak için aktif olarak çalışıyor. Geçtiğimiz yıl kurulan özel bir müdürlük, NATO ve diğer uluslararası kuruluşlarla işbirliğini yönetiyor. Bu sayede, Türkiye'nin gelişmiş teknolojileri ve genç, dinamik insan kaynağı, NATO müttefiklerinin ihtiyaçlarına daha etkin bir şekilde cevap verebiliyor. Türkiye, geniş ürün yelpazesi ve yüksek teknoloji altyapısıyla NATO'ya daha fazla katkı sağlamayı hedefliyor. Bu işbirliğinin, hem Türkiye'nin uluslararası konumunu güçlendirmesi hem de NATO'nun savunma kabiliyetlerini artırması bekleniyor.

Sektörün Geleceği Parlak

Savunma ve havacılık sanayii sektörü, istikrarlı büyümesini ve güçlü ihracat performansını sürdürmeyi hedefliyor. Yerlilik oranının artırılması ve teknolojik gelişmelere yatırım yapılması, sektörün geleceğini daha da parlak hale getiriyor. Hem iç pazardaki talep hem de küresel piyasalardaki fırsatlar, sektörün büyümesini destekleyecek önemli faktörler olarak öne çıkıyor. Türkiye'nin bu alandaki başarısı, ülkenin ekonomik ve teknolojik gücünü artırmaya devam edecek.